Kırklareli’nin İlk Kadın Gazetecisi FATMA AYTEN KAYAR





 Hasan ÇALIKUŞU


    21 Şubat 1938 tarihinde Ankara’nın Kızılcahamam ilçesine bağlı Karaağaç köyünde Meraki ailesinin dördüncü çocuğu olarak dünyaya geldi. İlerleyen yıllarda aileye üç kardeş daha geldi. Her ne kadar nüfus cüzdanına ‘Fatma’ adıyla kayıtlı olsa da, resmi yazışmalar dışında bu adı hiç kullanmadı. Ailesi, eşi, dostu onu hep ‘Ayten’ olarak tanıdı ve çağırdı.  Babası ticaretle uğraşmaya karar vererek Ankara’ya göç ettiklerinde henüz 2 yaşlarındaydı. Kalabalık aile, Altındağ’a yerleşti. Yokluklar ve türlü zorluklarla geçen çocukluk yıllarında annesi Şefika Hanımın en büyük yardımcısı Ayten oldu. Küçük yaşlarda hevesle üstlendiği sorumlulukları öyle büyük bir ciddiyetle yerine getiriyordu ki, sert mizaçlı babası Mehmet Bey ona ‘müdür’ lakabını taktı. 


    Altındağ Yıldırım Beyazıt İlkokulu’nda başlayan öğrenim hayatı; Ulus İsmet Paşa İlkokulu ve Hisar Necati Bey İlkokulu’nda devam etti. İsmet Paşa Kız Meslek Lisesi’ne kaydolduğunda çok mutlu olmuştu. Artık kendisi de üretebilecekti. Özgür ruhu ve çalışkanlığı ile hayatına kendi iradesiyle yön vermek en büyük arzusuydu. Kısa zamanda dikiş öğrendi, ustalaştı. Bu becerisini uzun yıllar kendisi, çocukları ve sevdikleri için giysiler dikerek kullandı. Zaman zaman aile bütçesine katkıda bulundu. Ama o yılların en önemli yanı, okul yolunda önünden geçtiği Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nde okuyan, kendisi gibi gencecik, çalışkan bir gençle tanışması olacaktı.


    Nurettin Bey, Ayten Hanım ile tanıştığında fakültenin dördüncü sınıf öğrencisi idi. Bir yıl sonra Nurettin Bey fakültenin son sınıfına geçecek, nikah yapılacak ve Haziran 1956’da veteriner hekim olarak mezun olacaktı. Nurettin Bey bir an önce vatani vazifesini yapmak istediğinden yedek subay olarak Ağrı’ya tayini çıktı. Altı ay sonra Ayten Hanım da Ağrı’ya gitti ve 1,5 yıl süren askerlik süresince orada kaldılar.  Daha sonra iki yıl kalacakları Kars Göle Devlet Üretme Çiftliğine veteriner hekim olarak görev yaptığı Kırklareli Veteriner Müdürlüğü’ne atandı. Çok sevilen ve tanınan Nurettin Kayar 1989 yılındaki vefatına kadar Kırklareli’de 21 yıldır görev yapmaktaydı. 


    Kırklareli’nin medeni ortamı, sıcak insanları, kurulan kadim dostluklar, eğitim kalitesi, İstanbul’a yakınlığı gibi olumlu yanları nedeniyle Kayar Ailesi bu güzel şehre farkında olmadan yerleşmişti. 

Ayten Kayar, Hürriyet Gazetesi muhabirliği yaparak Kırklareli, ilçe ve köylerinde haber peşinde koşmaya başladı. Hem aile bütçesine katkıda bulunuyor hem de hayatın içinde aktif rol alıyordu. Kırklareli insanının kadın erkek demeden herkesi kucaklayan medeni yapısı, Fatma Kayar’ın gazetecilik gibi meşakkatli bir işin üstesinden gelmesine çok yardımcı oldu. İnsanların saygısını, sevgisini kazandı.

Hürriyet Gazetesi’nin İstanbul Cağaloğlu’ndaki tarihi binasına her gidişinde büyük heyecan duyuyordu. Fatma Ayten Kayar, Hürriyet Gazetesi binasında dönemin ünlü gazetecileriyle bir an bile olsa aynı havayı solumaktan yüz yüze olmaktan büyük onur duyuyordu. Doğuştan gelen ‘öğretmen’ karakteri ve bitmeyen enerjisi onu yıllar sonra ‘Hürriyet Gazetesi Trakya Bölge Muhabirliği’ ile onurlandırdı. 

Fatma Ayten Kayar sosyal sorumluluk faaliyetlerine gönüllü olarak destek veriyordu. Bunların başında Kırklareli Çocuk Yuvası geliyordu. Çocuk Yuvası Müdürlüğü görevini Veteriner Müdürü Muzaffer Ekren yürütüyordu. Nurettin Kayar aynı zamanda Veteriner Müdürlüğü’nde ‘Müdür Yardımcısı’ olduğundan ailecek Muzaffer Beyler ile iyi görüşüyor, hayır ve yardım işlerinde birbirlerine destek oluyorlardı. Bu nedenle Fatma Nurten Kayar’da Çocuk Yuvası haberlerine önem veriyor, her zaman faaliyetlerini duyuruyordu.   


    Fatma Ayten Kayar siyasi yönden de aktif bir kişiydi. Çalışmalara bizzat katılıyor, toplantılarda yer alıyor, Kırklareli’nin kalkınması için parti çalışmalarında elinden geldiği kadar faaliyetlerde bulunuyordu.


    Kırklareli’de insanın, emeğin, üretimin olduğu yerin bir haber niteliği olduğunu, olayları ve faaliyetleri okuyucuya aktarırken abartmadan, ajite etmeden, gerçeklerden uzaklaşmadan, haberin merkezine sevgiyi koyarak sakince anlatan bir üslubu benimsemişti. 

Fatma Ayten Kayar, Hürriyet Gazetesi ile Türkiye’de gazetenin ulaşabildiği her ilde, her köyde, kısacası her yerde haberleri ile Kırklareli’yi anlatıyordu. Kırklareli’nin insanını, huzurunu, sakin bir kent oluşunu anlatıyordu.


    Fatma Kayar için uzun yıllar gazetecilik yaptığı Kırklareli’nin mesleki açıdan en olumsuz yanı belki de yeterince ‘sansasyonel’ haberlerin çıkmamasıydı. İnsan, baharın gelişinin bile haber olduğu o yılları özlemle anmadan edemiyor! Ne olurdu en fazla? İki metreyi aşan karla kapanan yollar, dağlardan inen kurtlar… 

Ama Çernobil faciasından sonra yaşanan panik, Babaeski’de yaşanan askeri uçak kazası sonrası traktörlerle hastanelere taşınan yanan askerler gibi unutulmaz notlar da düşüldü tarihe elbette…


    Fatma Ayten Kayar’ın en büyük arzusu çocuklarının okuyup kendilerini yetiştirmeleri, ekonomik bağımsızlıklarını kazanarak ayaklarının üzerinde durabilmeleriydi. Öyle de oldu. Halen çalışma hayatının içinde olan üç kız kardeş her zaman annelerinin en büyük gururu oldu.


    Ailenin ilk çocuğu Şule, 70’li yılların siyasi karmaşasında binbir güçlükle İstanbul Hukuk Fakültesi’ni bitirdikten sonra İstanbul’da kalarak avukat olmaya karar verdi. Halen gazeteci-yazar Ümit Fırat’la evli ve 40 yıldır İstanbul Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık mesleğine devam ediyor.


    Ailenin ortanca kızı Demet Stigner, Endüstriyel Tasarım mezunu olmasına rağmen yazmaya olan merakı yüzünden kariyerine İstanbul’un çok uluslu ajanslarında reklam yazarı olarak devam etti.  Oğlu Leo’nun doğumu ile reklamcılık mesleğini ve İstanbul’u bırakıp sıfırdan yeni bir hayat kurdu. Ailenin ‘ekmeğini taştan çıkaran’ çocuğu olarak biliniyor. Halen e-ticaretle uğraşıyor. 2003 yılında yayınlanan ‘Karnımda Biri Var’ adında bir de kitabı var. Evli ve oğlu 20 yaşında.


    Ve en küçük kardeş Ayşe Gardet, uzun yıllar Amerika’da yaşadıktan sonra oğlu Alek’in doğumu ile birlikte İstanbul’a döndü. Halen özel bir şirkette yönetici olarak çalışıyor. Yazmak aslında ailenin her ferdinin damarlarında dolaşan bir tutku. Ayşe’nin de 2016 yılında yayınlanmış ‘Ayşe’nin Kırmızı Ruju’ isimli bir kitabı var. Evli ve oğlu 16 yaşında.


    Halen Kırklareli’nde yaşayan Fatma Ayten Kayar iki torun sahibi. Büyük torunu Bahçeşehir Üniversitesi Çizgi Film ve Animasyon Bölümü’nde okuyor. Küçük torunu da bilim insanı olmak istiyor.  


    Olanakları çerçevesinde küçük kız ‘Fatma Ayten’ den gazeteci ‘Fatma Ayten’ e kadar her zaman çevresinde örnek bir Kırklarelili ve Kırklareli ‘de iz bırakanlardan oldu. Yaşama sevgisi, savaşçı mizacı ve çalışkanlığı ile başta yetiştirdiği çocukları olmak üzere nice kadınımızın gururu olduğuna eminiz.  Kendisine sağlık ve afiyetle uzun ömürler diliyor, Kırklareli’ye kattığı değerler için teşekkür ediyoruz.  


KAYNAKLAR: 

Kayar Ailesi Arşivi 

https://www.altindag.bel.tr/#!tarihce https://arkaguverte.com/basin-anilari/hurriyet-gazetesi-cagaloglu-neydi-o-gunler-47640 https://www.babmagazine.com/cagaloglu-hurriyet-gazetesinin-terasi-dili-olsa-da-konussa/ https://tr.wikipedia.org/wiki/Murat_Karayal%C3%A7%C4%B1n

Popüler Yayınlar