MİLLİ MÜCADELE YILLARINDA PINARHİSAR DA İSMİ BİLİNMEYEN 16 YİĞİT KADIN

Ahmet Rodopman

Mondros Mütarekesinin hemen ardından, daha antlaşmalar imzalanmadan Yunanlılar ezelden beri besledikleri Trakya’ ya sahip olma emellerine ulaşmak için harekete geçmeye başladıkları haberleri alınınca, Trakya’ lı yurtseverler de topraklarını korumanın yollarını aramaya başlamışlardır. Bunun için de uzun konuşmalardan sonra Edirne’ de 19 Temmuz 1919 da Trakya-Paşaeli Müdafaa Heyet-i Osmaniyesi adıyla bir direniş teşkilatının kurulmasına karar verilmiştir. Trakya’da bulunan Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde faaliyete geçen cemiyet, Sivas Kongresinden sonra Anadolu-Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti olarak adlandırılan bu cemiyetin kuruluşu ve işleyişi ile ilgili anlatımları daha sonraki bölümlerde işleyeceğimiz için, bugün burada, tarih sayfaları arasında sıkışıp kalan ama bizce çok önemli bir noktaya değinmek istiyorum.
Milli Mücadele Tarihimizde ulusumuzun her türlü zorluğa göğüs gererek verdiği uğraşılarda, kadınlarımızın da erkeklerden geri kalmadıklarına şahit olmuşuzdur. Kadınlarımızın Ulusal Mücadeleye erkeklerin yanında büyük bir kararlılıkla katılışlarının en önemli göstergelerinden biri de 9 Aralık 1919 da merkezi Sivas’ ta olan ANADOLU KADINLARI MÜDAFAA-İ VATAN CEMİYETİ’ ni kurmalarıdır. Sivas Valisi Reşit Paşa’ nın eşi olan Melek Reşit Hamım ve arkadaşlarının kurduğu cemiyet kısa zamanda büyümüş ve Anadolu’ da pek çok il ve ilçede merkezlerini açmıştır. Mustafa Kemal Paşa’ ya cemiyetlerinin kuruluş ve işleyişleri ile ilgili açıklama yapan kuruluşu, Mustafa Kemal Paşa büyük bir memnuniyetle karşılamış ve bu gibi oluşumları yurdun her yerinde görev yapmaları gerekliliğini belirten bir tebliğ yayınlatarak tüm yurda dağıtmıştır. Düşman işgallerini büyük bir üzüntü ile izleyerek İtilaf Devletleri ve İstanbul Hükumetine karşı zaman zaman protestolar yayımlayan, Milli Ordu’ya para ve mal yardımı kampanyaları açarak, Kurtuluş Savaşı boyunca maddi, manevi desteklerini esirgemeyen bu cemiyet Türk Kadınlarının iftiharla söz edip, çalıştıkları bir kuruluş olmuştur.
Kırklareli’ mizle ne ilgisi var diye elbette akla gelecektir. Ben de ilk öğrendiğimde şaşırdım, sevindim ve büyük bir onur duydum. Mustafa Kemal Paşa’ nın tüm yurda dağılmasında yarar gördüğünü belirttiği bu cemiyetin kısa zamanda pek çok ilimizde şubelerinin kuruluşlarını takip ederken, gözlerimiz Trakya’ da bulunan üç şehrimizdeki kuruluş haberlerini aradı durdu. Beklentilerimizi Kırklareli’ nin Pınarhisar ilçesinin karşılaması hem ilginç hem çok sevindirici olmuştur. İki ay gibi kısa bir zamanda örgütlenip kuruluşunu tamamlayan Pınarhisar’ lı 16 hanım,14 Şubat 1920 günü, PINARHİSARLI KADINLAR MÜDAFAA-İ VATAN şubesinin çalışmaya başladığını, vazifeye hazır olduğunu bildiren telgrafı, şube başkanı Refia Hanım adına Sivas Merkezine gönderilmiş olduğunu biliyoruz. Pınarhisar kadınları ve tüm Kırklareli’ liler olarak hepimizin gururu olan bu telgrafta Trakya’ nın bu ilk şubesinin hanımları, Milli Mücadele’ de, cemiyet merkezinin vereceği görevleri, hiç bir fedakarlıktan kaçınmayarak, geciktirmeyerek istenildiği gibi yapacaklarını açıkça, bu kutsal mücadelenin birer isimsiz fertleri olacaklarını yazmışlardır. Tabii bu yıllarda Pınarhisar’ da efsane Kaymakam Sadullah Koloğlu’ nun görevde olduğunun bilinmesinde fayda olduğunu düşünüyorum. Birinci Dünya Savaşından sonra sırayla Pınarhisar, Vize ve Saray da kaymakamlık yapan namı diğer Arap Kaymakam (Sadullah Koloğlu)' nun, akıl almaz yaşam öyküsünü çok değerli bir arkadaşım kaleminden sürükleyici bir roman gibi Kırklareli Yerel Tarihi sayfalarında yakın bir gelecekte okuyabileceksiniz.
Gerçekten de acı bir gerçektir isimsiz kahramanlar oluşları. Cemiyetin çalışmaya başlamasının ardından bir yıl kadar sonra Yunan işgali Trakya’ yı sarınca il ve ilçelerde ki özellikle devlet dairelerindeki resmi evraklar işgal kuvvetleri tarafından yakılıp ortadan kaldırırken Pınarhisar’ da ki Kadın Müdafaa-i Vatan Cemiyetinin evrakları da yanıp kül olduğu için bu 16 yiğit kadının adlarını dahi bilemiyoruz.
Yerel Tarih Çalışmaları böyle bir şey işte, bir konunun kıyısından giriyorsunuz, bir başka dünya çıkıyor karşınıza. Sonra dolaşıp köşe bucak dünyayı, yine geliveriyorsunuz başladığınız yere. Bu yolculuklarda edindiğiniz bilgiler yetiyor insana.
Eğer bu sayfaları okuyan arkadaşlarımızdan 100 yıl önce Pınarhisar’da yaşamış annesi, dedesi, büyük annesi veya komşusu, yakını varsa sorar mısınız acaba bu konuda bir bildikleri var mı? Böylece sizde sözel tarihin bir parçası olarak, geçmişten günümüze köprü olabilme şansını yakalamış olabilirsiniz. Bilgi veya belgelerinizi bekliyoruz efendim.
Milli Mücadelenin en başında, yurt savunmasına omuz vermiş bu öngörülü, muhteşem kadınlar ne yazık ki artık aramızda değiller. Bu 16 yiğit kadınımıza Tanrıdan Rahmet dileyip ışıklar içinde yatmalarını dilemekten başka elimizden bir şey gelmiyor ne yazık ki.
Yararlanılan Kaynaklar:
1 - V.Türkan Doğruöz
Milli Mücadelede Kırklareli
Doktora Tezi
İstanbul - 2005
2 - Ali Rıza Dursunkaya Kırklareli Vilâyetini Tarih, Coğrafya, Kültür ve Eski Eserleri Yönünden Tetkik. Cilt:1 ve Cilt:2. Kırklareli-1948
3 – Nazif Karaçam Efsaneden Gerçeğe Kırklareli Kırklareli - 1995
Not-Resim: Pınarhisar' da Arap Kaymakam (Sadullah Koloğlu)' nun zamanında yapılan ilkokul.

Popüler Yayınlar